Content of this journal is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.
OBJECTIVE: This study aimed to analyze the importance of polycystic ovary syndrome (PCOS) in female sexual dysfunction.
MATRERIAL and METHODS: A total of 60 women of reproductive age with the diagnosis of PCOS were evaluated prospectively. Cases; were randomized into two groups as healthy volunteers (Group 1, n: 30) and women with PCOS (Group 2, n: 30). Demographic characteristics, body mass index (BMI), waist circumference, modified Ferriman Gallwey (mFG) scores and biochemical parameters of the participants were evaluated. Scores of the Female Sexual Function Index (FSFI), Rosenberg Self-Esteem Scale (RSES), Beck Anxiety Inventory (BAI), and Beck Depression Inventory (BDI) were calculated for each case included in the study.
RESULTS: The patients’ mean age was 25.95±3.31 years, which was similar for both groups (p: 0.734). BMI, waist circumference, and mFG score were significantly higher in Group 2 (p: 0.008, p: 0.006, and p<0.001, respectively). Similarly, RSES, BAI, and BDI were quite high in Group 2 (p<0.001, p: 0.003, and p: 0.005, respectively). Hyperandrogenism findings were observed predominantly in the hormone panels of the patients in Group 2, and disorders in the lipid profile and insulin metabolism were also detected (p<0.05). The average total FSFI score was 22.81±6.46 in Group 2, which was lower than Group 1 (p: 0.047). There was a moderate and highly significant negative correlation between the FSFI scores and BMI, waist circumference, mFG, RSES, BAI, BDI, Insulin Resistance Index (HOMAIR), and dehydroepiandrosterone (DHEA-S) levels in Group 2 (p<0.001). Similarly, the deteriorated lipid profile and sexual scores were negatively affected (p<0.05).
CONCLUSION: In our study, a close relationship was observed between PCOS and female sexual dysfunction. Accordingly, we think that it is extremely important to consider PCOS which is seen less frequently in addition to common causes in the etiology of patients presenting with female sexual dysfunction.
AMAÇ: Bu çalışmada polikistik over sendromu (PKOS)’nun kadın cinsel işlev bozukluğundaki yerinin analiz edilmesi amaçlanmıştır.
GEREÇ ve YÖNTEMLER: Üreme çağında toplam 60 kadın olgu prospektif olarak çalışmaya dahil edildi. Olgular; sağlıklı gönüllüler (Grup 1, n: 30) ve PKOS’li kadınlar (Grup 2, n: 30) olmak üzere iki gruba randomize edildi. Katılımcıların demografik özellikleri, beden kitle indeksleri (BKİ), bel çevreleri, modifiye Ferriman Gallwey (mFG) skorları ve biyokimyasal parametreleri değerlendirildi. Öte yandan çalışmaya dahil edilen her olgu için Kadın Cinsel İşlev İndeksi (FSFI), Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği (RBSÖ), Beck Anksiyete Ölçeği (BAÖ) ve Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ) skorları hesaplandı.
BULGULAR: Hastaların yaş ortalaması 25,95±3,31 yıl olarak hesaplandı ve bu değerler her iki grup için benzerdi (p: 0,734). Grup 2’de BKİ, bel çevresi ve mFG skoru anlamlı düzeyde yüksek olarak kayıt edildi (sırasıyla p: 0,008, p: 0,006 ve p<0,001). Benzer şekilde RBSÖ, BAÖ ve BDÖ skorları Grup 2’de anlamlı olacak şekilde yüksek düzeylerde saptandı (sırasıyla p<0,001, p: 0,003 ve p: 0,005). Grup 2’deki hastaların hormon panellerinde ilginç olarak hiperandrojenizm bulguları ağırlıkta izlenirken lipit profili ve insülin metabolizmasında da bozukluklar tespit edildi (p<0,05). Grup 2’de toplam FSFI skoru ortalaması 22,81±6,46 olarak kayıt edildi ve bu değerin Grup 1’e kıyasla anlamlı olacak şekilde daha düşük seviyede olduğu tespit edildi (p: 0,047). Grup 2’de FSFI skorları ile BKİ, bel çevresi, mFG, RBSÖ, BAÖ, BDÖ, İnsülin Rezistans İndeksi (HOMA-IR) ve dehidroepiandrosteron (DHEA-S) düzeyleri arasında negatif yönde orta ve yüksek düzeyde anlamlı korelasyon tespit edildi (p<0,001). Benzer şekilde bozulan
SONUÇ: Çalışmamızda PKOS ile kadın cinsel işlev bozukluğu arasında yakın bir ilişki olduğu gözlemlenmiştir. Buna göre kadın cinsel işlev bozukluğu ile başvuran hastaların etiyolojisinde yaygın ve sık görülen nedenlerin yanı sıra nispeten geri planda kalan PKOS’nin de göz önünde bulundurulmasının son derece önemli olduğunu düşünmekteyiz